Hayatımızda Birçok İşi Yönetmeye Çalıştığımız “WEB” Nedir?
Takvimler 13 Mart 2020 Cuma gününü gösterdiğinde küresel bir kriz olarak karşımıza çıkan Covid-19 salgını nedeniyle ülkemizde eğitim-öğretime ara verilmek zorunda kalındı. Hiç kimsenin tahmin edemeyeceği şekilde bir gün dersimizi yaptık ve yüz yüze şekilde yaptığımız son ders olduğunu anlayamamıştık. Bu tarihten sonra eğitim-öğretim faaliyetleri evlerde “Acil uzaktan eğitim” denilen bir yaklaşıma göre devam etmek durumunda kaldı ve tam da bu esnada öğretmenler olarak “web 2.0”teknolojileri ile henüz tanışıyor, ders tasarımlarımızı teknolojiyi de etkin kullanacak şekilde yeniden düzenlemeye çalışıyorduk. Peki günümüzde sıklıkla duymaya başladığımız ve hayatımızda sanki olmasa birçok işimizi sekteye uğratacak gibi düşündüğümüz “web” nedir?
İnglizce’de “World Wide Web” olarak ifade edilmektedir. “Dünyayı saran ağ” olarak açıklayabiliriz. Kısaca “web” sözcüğü ile ifade edilebilir. Web, internet üzerindeki servislerden birisidir. İnternet üzerinde yazı, grafik, resim, ses ve hareketli görüntülerden oluşan dokümanları uzaktaki bilgisayarlara iletir. Bu hizmetin görülebilmesi için geri planda çalışan birçok yazılım vardır. Kullanıcı, bunları görmez ve bilmez. O, kullanıcı dostu bir grafiksel arayüz yardımıyla “www” servisinden kolayca yararlanır. (Kaynak: https://www.baskent.edu.tr/~tkaracay/etudio/ders/internet/html/htmlbasics/web.htm)
Web; yazı, grafik, resim ve ses gibi çeşitli ögeleri uzaktaki bir bilgisayara iletirken Web’in değişimi ve dönüşümü nasıl izah edebiliriz? Bu günlere nasıl gelmiştir?
Web teknolojilerinin doğuşu web 1.0 kavramı ile ortaya konulmuştur. World Wide Web (Web) 1989 yılında CERN’de çalışan bilim adamı “Tim Berners-Lee” tarafından icat ediliyor. Web başlangıçta, dünyanın dört bir yanındaki üniversiteler ve enstitülerdeki bilim adamları arasında otomatik bilgi paylaşımı talebini karşılamak için tasarlanmış ve geliştirilmiştir. Bu sayede bilim adamları arasında bilgi ve fikir alışverişi hem daha hızlı olacak hem de arşivlemesi daha kolay bir yol ile paylaşım yapılabilecekti. 30 Nisan 1993 tarihinde CERN, Web’in yaygınlaşmasını sağlamak için Web’i kamuya açık hale getirdi. Daha sonraki aşamada CERN yaygınlaşmayı genişletmek için Web’in açık lisanslı kullanımını piyasaya sürdü. Web 1.0 teknolojisi ile ortaya konulan ilk web sitesi http://info.cern.ch/hypertext/WWW/TheProject.html adresinde bulunmaktadır.
Web 1.0 ile kullanıcılar kurumsal yapıların sunduğu içerikleri sadece okuyabiliyordu ama içerikle etkileşime giremiyorlardı. Tam da bu esnada yeni bir web teknolojisine ihtiyaç vardı. Bu yeni teknolojinin adı web 2.0 olacaktı. Peki o halde nedir web 2.0? Bizleri büyüleyen bu yeni teknoloji kullanıcılara neler sunmuştur?
Web 2.0 web’in ikinci neslidir. 2004 yılında Dale Dougherty tarafından teknoloji konferansının beyin fırtınası aşamasında web 2.0 kavramı ortaya konuldu. Dale Dougherty Tim O'Reilly ile birlikte O'Reilly Media'nın kurucularındandır. Tim O'Reilly, Web 2.0'ı şöyle tanımlar: "Web2.0, bilgisayar endüstrisindeki iş devriminin neden olduğu şeydir. Bu platformda başarı için sanal ağı kullanan uygulamalar oluşturun. Bu sayede yaptığınız uygulamaları daha çok kişi kullanır.”
Tim O’Reilly’de tanımlamasından yola çıkarak web 2.0 teknolojilerindeki asıl mantığın İnternet’te gezinen kullanıcıların web’i yaygınlaştırmak için sadece okuyucu olmalarının yeterli olmadığı aynı zamanda Web’te yeni içerikler oluşturma, paylaşma, iş birliği yapabilme gibi daha çok kullanıcıya erişimini sağlayacak yeni fonksiyonlar geliştirildi. Peki web 2.0 teknolojisinin web 1.0’a göre avantajları nelerdi?
· Web 2.0 ile birlikte webdeki yayını sadece kurumsal yapılanmalar değil aynı zamanda bireysel kullanıcılar da yapabileceklerdi.
· Web 1.0 teknolojisi düz metinlerden oluşan bir yapıya sahip ve kullanıcıları ile etkileşim sağlayamazken web 2.0 etkileşimli, düzenlenebilir bir yapı sunmaktaydı.
· Web 1.0 sadece okunabilir web olarak ifade ediliyor olmasına karşın web 2.0 hem okunabilir hem de yazılabilir bir yapıya sahipti.
· Web 1.0 tek yönlü iletişime dayalı (kurumsal yapı > insan) oysa web 2.0 kurumsal yapı <> insan, insan <> insan gibi çift yönlü iletişim ve etkileşimler sağlamaktaydı.
· Web 1.0’da içerik tek bir kaynaktan sağlanırken web 2.0 ile birlikte kolektif akıl ile birlikte içerik oluşturuluyordu.
· 1996 verilerine göre web 1.0 kullanıcı sayısı 45 milyon kullanıcıya sahip olmasına karşın 2006 yılında 1 milyon üzerinde web 2.0 kullanıcısı bulunmaktaydı.
Dünya’da teknolojinin tüm alanlarda yaygın kullanımı salgın sürecinden önce de söz konusu olmakla birlikte salgın teknolojinin iş alanlarına girmesini hızlandırdı. Teknolojideki yeni gelişmelerle yapay zekâ insansı robotlar, web teknolojileri, hologram gibi teknolojiler eğitimi de değiştiriyor. Bu etkilerle geleceğin eğitimi sosyal öğrenme ise bireysel bir yapıda olacağını öngörmek çok zor olmamalı. Eğitim ve öğretim adına yapılacak şey; teknoloji ve eğitimi bir araya getirerek insan faktörünü, insani ilişkileri ön plana çıkarmalıyız.
Peki web 2.0’dan sonraki gelişmeler neler oldu? İnsanların yaşamını nasıl değiştirir yeni teknoloji, insanların yerini alabilir mi? İşsiz mi kalacağız? Bir sonraki blog yazımız için takipte kalınız efendim.
Fatih ÇIĞRIKÇI
BT Öğretmeni